1 MAYIS'IN KISA BİR TARİHÇESİ

Amerika´nın Baltimore kentinde işçiler örgütlenerek, 8 saatlik iş günü için karar alırlar. Henüz olgunlaşmamış, kendini kitleye kabul ettirmemiş olan işçilerin bu mücadelesi devlet tarafından bastırılır. Bu baskılar, işçileri kendi parti ve sendikalarını kurmaya yöneltir. Devlet her yönüyle işçileri kıskaca alırken onlarda, Meclis Binası ve Beyaz Sarayı Kuşatarak eylemlerini gerçekleştirmek isterler. Bu onlar için bir dönüm noktasıdır.
New York, Milwaukee ve Chicago gibi, Amerika´nın çeşitli kentlerinde işçiler parti ve sendikalar etrafında örgütlenir. Alınan her karara karşı tavır alan devlet; toplantı, parti, sendika ve küme çalışmalarını kanlı bir şekilde bastırınca; Chicago kentinde toplanan işçi sendikaları her ne pahasına olursa olsun 8 saatlik iş gününü kabul ettirme kararını alırlar.


2. Enternasyonal´in birinci kongresinde; 1 Mayıs, Bütün Ülkelerin Birlik ve Dayanışma Günü olarak kabul edilir.

1 Mayıs 1886 yılında, yüz binlerce insan büyük kentlerde genel greve gider. Grevin üçüncü gününe, (3 Mayıs 1886) polisin göstericilere saldırması üzerine bir işçi öldürülür, biri de ağır yaralanır. Eylemler artar ve peşine ordu müdahaleye geçer. Eylem bastırılır ve işçi önderleri tutuklanır. Kısa bir süre sonra dört işçi önderi idam edilir.

Temmuz 1889 tarihinde yapılan 2. Enternasyonal´in birinci kongresinde, 1 Mayıs; Bütün Ülkelerin Birlik ve Dayanışma Günü olarak kabul edilir. Zürih kentinde toplanan 3. Kongrede çeşitli ülkelerde 1 Mayıs, İşçi Bayramı olarak kutlanma kararı alınır.

Türkiye´de 1 Mayıs kutlamaları kendinden söz ettirecek güçte olmasa bile, 1912 yılında İstanbul´da ilk kez kutlanır. Bu kutlamalar geniş kitleye seslenmediği gibi, kendini yeteri derecede ifade edememesiyle birlikte 1923 yılına kadar (aralıklarla) sürer.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) mücadelesiyle tekrar 1976 yılında (son kutlamalardan 53 yıl sonra) 1 Mayıs, tekrar İstanbul Taksim alanında, davul - zurnalı bir kutlama eşliğinde ilk kez Uluslararası Birlik ve Dayanışma Günü olarak kutlanır.
(c) Hıdır Ali Bingöl
1 Mayıs 1976 kutlamaları önemini gerektiği gibi tam anlamıyla yerine getiremez ama işçi ve emekçiler yan yana, kol kola girer işçi bayramını kutlar ve bir sonraki 1 Mayıs´lara çığır açar.

1 Mayıs 1977 kutlamalarını tekrar DİSK örgütler. Türkiye´nin çeşitli kentlerinde 1 Mayıs kutlama kararları alınır ve eylemler yapılır. Bundan en çok halkın sınıfların gözünü İstanbul Taksim alanındaki miting korkutur.

Kanlı 1 Mayıs 1977


Taksim alanında beşyüzbin kişinin katıldığı 1 Mayıs İşçi Bayramı, en görkemli ve en çok zarar görülen kutlamaların başında gelir. "Kanlı 1 Mayıs 1977" olarak tarihe geçen Taksim Alanı´ndaki mitinge yapılan saldırıda 3 kişi ölür.
MC (Milliyetçi Cephe) Hükümeti; Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Adalet Partisi (AP) ve Milli Selamet Partisi (MSP) üçlü koalisyonu güdümünde insanlara ölüm fermanı çıkartılır.
Uluslararası Birlik ve Dayanışma günü olan 1 Mayıs; bahar bayramından kurtarılıp, (bir ayıbı daha kapatarak) dünya normları içindeki gerçek yerine oturtulmalıdır. 1 Mayıs yapılan yanlışlıklardan arındırılarak, İşçi ve Emekçi Bayramı olarak Anayasa kararlarına geçmelidir.

Türklüğün Anadolu´ya yerleştiği gün gibi sapmalara izin verilmemelidir.
Türkiye Cumhuriyeti; 1 Mayıs'a sahip çıkarak; Uluslararası İşçi ve Emekçi Bayramı olarak yasallaştırmalıdır.

Hıdır Ali Bingöl

Gönderen Hıdır Ali Bingol 5 Mayıs 2010 Çarşamba

0 yorum

Yorum Gönder

Subscribe here

[ + ]